Bu Gurbetten Gidelim
Gurbet elde şive başka, dil başka,
Hasret bitmez ay başka, yıl başka,
Bülbül lâl olmuş dal başka, gül başka.
Derdimi diyecek dosta gidelim.
Mahalle kahvesi mekânım oldu.
Daldım hülyalara çayım soğudu.
Gurbet yudum, yudum içime doldu,
Bir çay daha içip, kalkıp gidelim.
Yürünen yolların sırrı çözülür,
Tan ağarsın şafak söksün gidelim.
Güneş doğsun belki buzlar çözülür,
Mevsim dönsün
bahar olsun gidelim.
Adresimiz hep gurbette yazılır,
Ferman gelsin yol görünsün gideyim.
Hasret ilham eyler şiir yazdırır.
Efkâr kalksın gönül coşsun gidelim.
Çağdaşi bu günler geçer üzülme.
Yolun sılaya da düşer üzülme.
Şiirini bitirmeden çözülme,
Aşığın mahlasın
yaz da gidelim.
Süleyman Bektaş (Çağdaşi)
Gurbet elde şive başka, dil başka,
Hasret bitmez ay başka, yıl başka,
Bülbül lâl olmuş dal başka, gül başka.
Derdimi diyecek dosta gidelim.
Mahalle kahvesi mekânım oldu.
Daldım hülyalara çayım soğudu.
Gurbet yudum, yudum içime doldu,
Bir çay daha içip, kalkıp gidelim.
Yürünen yolların sırrı çözülür,
Tan ağarsın şafak söksün gidelim.
Güneş doğsun belki buzlar çözülür,
Mevsim dönsün
Adresimiz hep gurbette yazılır,
Ferman gelsin yol görünsün gideyim.
Hasret ilham eyler şiir yazdırır.
Efkâr kalksın gönül coşsun gidelim.
Çağdaşi bu günler geçer üzülme.
Yolun sılaya da düşer üzülme.
Şiirini bitirmeden çözülme,
Aşığın mahlasın
Süleyman Bektaş (Çağdaşi)